Ak Parti Kastamonu Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen,
Cumhurbaşkanlığı Konutu,Türk Milleti’nin Şanıdır
AK Parti Kastamonu Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen, SFC Entegre Orman Ürünleri fabrikasının haksız yere mağdur edildiğini söyledi. Ayrıca Gülşen, Milliyetçi Hareket Partisi’nden yaşanacak oy kaymalarının AK Parti’yi Kastamonu’da milletvekilliği sayısında 3-0 yapacağını kaydetti.
Gülşen, Kastamonu Gazeteciler Cemiyetini ziyaret etti. SFC Entegre Orman Ürünlerinin Kastamonu’da yaptığı yatırımlara değinen Gülşen, geçtiğimiz günlerde fabrikaya işi bilmemelikten dolayı bir miktar para cezası yazıldığını hatırlatarak, “Bunun için fabrikanın sahipleriyle Bakanımıza kadar gittik. Bakanımız, bu konular için kendisine gelmememizi söyledi. Bürokratik olarak masada çözülebilecek işlemler için bazen çok fazla gereksiz yere uğraşıyoruz. Fabrikamız, çok fazla mağdur ediliyor” dedi.
SFC Entegre Orman Ürünlerinin Kastamonu’da yaklaşık 10 milyon lira tutarında bir yatırım yaptığını ve bunun dışında Kastamonu’ya ikinci bir fabrika açma çabası içerisinde olduğunu hatırlatan Gülşen, “Aynı zamanda Afyonkarahisar içinde böyle bir talep var. Biz, fabrikanın Kastamonu’ya gelmesi için uğraşırken hiç gereksiz yere 10 milyon lira tutarında bir yatırım yapılmasına rağmen para cezası uygulandı. Bunlar gerçekten bizleri üzüyor. Bunların olmaması gerekiyor. Fabrikamıza, sahip çıkmamız lazım” diye konuştu.
AK Parti’nin Kastamonu’da oylarını arttığına yönelik söylemlerin ellerinde bulunan veriler üzerinden yapıldığına dikkat çeken Gülşen, “Kastamonu genelinde şuanda oy oranımız yüzde 60 civarında. Biz bu anketleri sürekli yaptırıyoruz. Kendimizi takip eden eksiğimizi bilen partiyiz. Kastamonu’nun ne olup olmayacağını biliyoruz. Kastamonu’da AK Parti yükselen bir trendle devam etti. Yüzde 31’den başladığımız genel seçim rakamı en son yüzde 55.7’ye kadar yükseldi. 24 puanlık bir yükselmemiz var. Türkiye geneli şuanda yüzde 51 civarında bir oy oranımız var. Genel seçimlerde Kastamonu’dan hep ülkenin genelinden yüksek alıyoruz. Bizim artmamız demek MHP’nin azalması demek. En son genel seçime bakıldığında biz yüzde 55’teyken onlar yüzde 23’tü. Oradan bir yüzde 4’lük kayıp zaten Kastamonu’da üç sıfırı getiriyor. Kastamonu’da şuan ki tablo AK Parti yüzde 60, MHP ise yüzde 19 civarında. Vatandaşın hizmet noktasında AK Parti’nin eksiği olduğunu söylemiyor. Muhalefet siyaset üretme kısırlığı çekiyor. Onlar aynı şeyleri söyleyecekler. Vatandaşlarımız bunlara itibar etmeyecek. İnsanımız AK Parti’ye inanıyor güveniyor. Şuanda iyi yoldayız. Muhalefetin zaten iktidar olma gibi bir iddiası yok” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıllık süreçte en hızlı büyüyen iki ülkeden birisi olacağına değinen Gülşen, “Milletimiz bunu kesmeyecektir. Bizler çok işler yaptık ancak hala yapacak işlerimiz var. Vatandaşlarımız bunu biliyor ve vatandaşımız ülkemizin daha iyi bir noktaya gelmesini bizden bekliyor. Muhalefet, kurucu genel başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olmasından sonra bir ümidi vardı. Başbakanımız Ahmet Davutoğlu öyle bir performans sergiledi ki boşluğu çok iyi doldurdu. Erdoğan’ın yokluğunu aratmadı ve muhalefetin ümitleri sona erdi. Biz uyumlu bir ekibiz. Türkiye uyum içinde çalışanlarla büyüyor. Bu nedenden ötürü çıkış trendimiz devam ediyor. Türkiye’yi güzel yerlere taşıyoruz. Kastamonu’da bunun farkında ve bunun sonucunda 3-0 bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
“KIRIK BARAJI, PROGRAMIMIZDA BULUNUYOR”
Kastamonu için hayati önem taşıyan Kırık Barajını da değerlendiren Gülşen, şöyle konuştu: “Kırık Barajı’yla ilgili sayın başbakana konuyu bölge toplantısında arz ettik. Sonra Tahsin Babaş, belediye başkanları toplantısında konuyu aktardı. Başbakanımız burayla ilgili bir bilgi istedi. Biz takibimizi sürdürüyoruz. Kırık Barajı, şu anda Kalkınma Bakanlığı’nda bekliyor. Başbakana iletilen önemli konular arasında bulunuyor. Programlar belli oluyor ama bunun usulü var. Kastamonu’da ek programdan yapılan bir şok yatırım var. Biz Kırık Barajını ek programa girmeden ana programa girsin diye uğraşıyoruz. Buradaki süreçteki gecikmenin asıl sebebi; içme suyu ile ilgili buradaki problemin geçmiş tarihlerde bakanlığa bildirilmemiş olmasıydı. DSİ tarafından içme suyu ile ilgili bir problem olmadığı rapor edildi. Bu rapor Kalkınma Bakanlığı’na gönderildi ve bakanlık tarafından bir problem olmadığı söylenerek barajı yatırım programına almadı. Tekrar 2012 programına almak için girişimlerde bulunduk. Tekrar sil baştan raporlar hazırlandı, çalışmalar yapıldı. DSİ teklifini yeni verdi Kalkınma Bakanlığı’na. 2,5 senelik bir uğraşın neticesi. 2015’e teklif edilmeyebilir. Biz edilsin diye uğraşıyoruz. Alınmasa bile şu ihtimal de var. 2014’e yetişirse, ek programa alınabileceğini söylemişti Veysel Bey. Sene sonuna programa alınıp ihale edilemeyen yerler oluyor. Bunarlın yerine burası ek programa alınabiliyor. Bu ihtimal de var”
“CUMHURBAŞKANLIĞI KONUTU, TÜRK MİLLETİ’NİN ŞANIDIR”
MHP Kastamonu Milletvekili Emin Çınar’ın ‘AK Saray’ın maliyetinden yola çıkarak, bin odalı Cumhurbaşkanlığı sarayının bir tane odasıyla Doğanyurt’un bütün köyleri asfalt ve sulama yapılabildiği yönünde eleştirilerinin hatırlatıldığı Gülşen, şunları söyledi: “Yapı, ‘AK Saray’ değil ‘Cumhurbaşkanlığı Konutu’dur. Millete aittir. Kastamonu’nun en ihtişamlı binası Valiliktir. Bu bina devletin ihtişamını temsil etmektedir. Bu binalar kişiye tahsisli değildir. İlimizin Valilik binası Osmanlının zorlu bir döneminde yapılmıştır. Ancak Türkiye’nin en güzel vilayet binalarından biridir. Cumhurbaşkanı da Türkiye’yi temsil ediyor. Bu binanın ihtişamlı olması normal. Yarın burada başka bir Cumhurbaşkanı görev yapacaktır. Ama misafirler orada ağırlanmaktadır. Bizim devlet kültürümüzde bu vardır. Kişilerin kendi zevk sefa isteğinden değil devletin ihtişamını ortaya çıkarmak için bu bina yapılmıştır. Tarihte de bu vardı. Cumhuriyetin ilk yıllarına bakarsanız; Atatürk devletin temsil edileceği binaların ihtişamlı olmasına dikkat etmiştir. O günün şartları ile bu günün şartlarını kıyaslarsanız o gün harcananlar daha fazladır ama haklı olarak cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk bu konuda hiç eleştirilmemiştir, eleştirilmemelidir de zaten. Çünkü bir sürü yabancı konuk yeni kurulmuş devletin hangi binalarda temsil edildiğine dikkat edeceklerdir. Elde olan imkanlar ile oralar yapılıştır. Bu gün de aynı şey söz konusu. Devletimizin imkanları çerçevesinde güzel bir bina yapılmıştır. Bununla herkesin gurur duyması gerekmektedir. Hepimizin temsil edileceği bir bina. Bu konut Türk Milletinin şanıdır, şerefidir, gururudur. Bence muhalefetin siyaset üretmekteki acizliğinden kaynaklı bir gündemdir bu. Muhalefet siyaset üretemediği için önümüzdeki seçimleri böyle bir gündemin üzerine oturtmak isteyecektir. Burada yine sınıfta kalacaklar. Bunu da göreceğiz”
Kastamonu’da tüm köylere ulaştıklarını ve yollarını yaptıklarını açıklayan Gülşen, “İl Genel Meclis üyelerimiz konuyu çok iyi takip ediyor. 2005 yılından bugüne köylere yapılan hizmetler kat kat arttı. Emin Çınar Bey bir kıyaslama yapmak istiyorsa, şunu söyleyebilir ‘Biz koalisyon döneminde yılda şu kadar köy yollarında asfaltlama yaptık. AK Parti döneminde şu kadar asfaltlama yapıldı.’ diye kıyaslama yapsın. Eğer onların yaptığından bizim yaptığımız asfaltlama yada köylere harcadığımız paralar onların yaptığından 10 kat daha fazla değilse Emin Bey kongrede söylediğinde haklıdır. Dolayısıyla milletimiz böyle yanlış polemiklere eleştirilere itibar etmez” dedi.
“ILGAZ TÜNELİ, TÜNELLERLE LİMANA BAĞLANACAK”
Ilgaz Tüneli’nde herhangi bir ödenek sorunun olmadığını ifade eden Gülşen, şunları kaydetti: “Ilgaz’da zeminle ilgili problem var. Bundan dolayı 2015’te bitmeye bilir. Gecikme olursa sebebi bizden taraftan zeminden ötürü işlerin yavaş ilerlemesi. Bu bizim için büyük bir hayaldi. Şimdi bu gerçekleşiyor. Birde İnebolu yolunda da dört tünel olacak. Proje henüz tam bitmedi. Hayal bile edilemeyen İnebolu yolunu planlıyoruz. 2017 yılında limanla eş zamanlı olarak orada bitirmeyi hedefliyoruz. Bu kadar büyük bir hayalimiz hiç olmamıştı. Ulusal gündemi takip ediyorsanız Rusya ile ticaret hacmimizi dört katına çıkartacağız. Nereden çıkacak bunlar. Şuanda Karadeniz limanları zaten bu konuda çalışıyorlar. Onlar kapasitesini arttıramıyor. Bu ihracatı yapacak firmalar gelecek Kastamonu’da yer arayacaklar. Bunları önümüzdeki yıllarda göreceğiz. Kastamonu nüfusu artacak. İşte böyle artacak”
“PERFORMANA DAYALI BİR SİSTEM GETİRMELİYİZ”
Okul Müdürü atamalarında mahkemenin durdurma kararını da değerlendiren Gülşen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çalışkan ve başarılı insanları bir yerlere getirilmesi gerekiyor. Okul müdürlerinin komisyon tarafından belirlendi ve çoğu zaman komisyon kararlarından da memnuniyet duyulmadı. Mahkemenin bu konuda verdiği her karar doğru değil. Liyakat sahibi olmayan birisini görevden alıyorsunuz, mahkeme bunu haklı buluyor. Performansa dayalı sistemin desteklenmesi gerekiyor. Siyasi görüşü dili, dini hiçbir şeyi önemli değil, yeter ki bu memlekete faydalı olsun. Performansa dayalı bir sistem getirmeliyiz. Öğretmene de böyle, bürokrata da böyle. Liyakat sahibi insanlar önemli. Mahkemenin görev iade ettikleri herkes de çok iyi görev yaptığı için iade edilmiyor. Her karar yüzde 100 doğru değil. Alınma gerekçeleri doğru bir şekilde ortaya konulmadığı için iade ediliyor. Objektif performans kriterleri belirlenmeli. Böylece her şeyi aşarız”
Yorumlar kapalı.