Dünkü yazımızda Ramazan
ayının manasından bahsettikten sonra bugün de, Ramazan ayı nasıl
değerlendirilmeli? Diye bir soru sorarak cevaplandırmaya çalışalım.
Ramazan Kur’an ayıdır. Müslüman‘ın Ramazan ayında
mutlaka Kur’an ile bir şekilde irtibatlı olması lazımdır. Hatim okumak, meal
okumak, Kuran’dan bazı kısa surelerin ezberlenilmesi veya ezbere bildiğimiz
surelerin anlamlarının da öğrenilmesi gibi çabalar bizim ile Kur’an arasındaki
irtibatın devamını sağlayacaktır.
Bir Müslüman’ın ramazan ayında Kur’an’dan hiç bit
şey okumadan, dinlemeden vaktini geçirmesi düşünülemez.
Ramazan oruç ayıdır. Sağlığı yerinde olan herkes
oruç tutmalıdır. Oruç sağlığın koruyucusudur. Kötülüklere karşı koruyucu kalkandır.
Orucunu tutabilen veya tutamayan her Müslüman’ın
namazlarını kılması lazımdır. Oruç ile namazın arasının ayırmamalıdır.
Ramazan ayına mahsus olan teravih namazlarının
usulüne uygun bir şekilde kılınması da bu ayın güzel ibadetlerindendir.
Varlıklı olan Müslümanların zekâtlarını vererek mali
ibadetlerini yapmaları ve etrafındaki fakir muhtaç kişilere yardımcı olmaları
gerekir.
Orucun sadece sabahtan akşama aç ve susuz kalmaktan
ibaret olarak icra edilen bir ibadet şekli olmadığını idrak ederek oruçlu
olunan zamanlarda elimizin, dilimizin ve hatta düşüncelerimizin de oruçlu
olmasını sağlayacak şekilde kendimizin hazırlanması lazımdır.
Hz. Peygamberimizin şu hadis-i şerifi hiç akıldan
çıkarılmamalıdır. Şöyle buyurdu:”Kim ki
oruçlu olduğu halde yalan söylemeyi, yalan ile iş yapmayı ve kötü sözleri terk
etmez ise, bilmiş olsun ki Allah’ın, o kişinin yemesini içmesini terk etmesine
ihtiyacı yoktur. Yani Allah onun orucuna değer vermez.”
Ramazanınız mübarek olsun.
Muhsin ÖZDEMİR
Yorumlar kapalı.