Bu günkü yazıma Üstâd Necip Fazıl’ın çok özlü bir sözü ile başlayalım istedim. Ne diyordu Üstâd : “Tomurcuk Derdinde Olmayan Ağaç, Odundur”.Yetişme yetiştirilme gayesinden bi haber olan, üzerinde kendine ve etrafına fayda sağlayacak hasletler bulundurma derdi olmayan, “benden sonra tufan” diyen ağaç çok güzel odun olur. Odunun sonu da bellidir, yakarlar, ateş olur. Yaratılış gayesini tasavvur edebilen ağacın gayesi yaratılmışlara hizmet olur ki bunun sonu da nimet olur .
Yaratılma gayesinden uzak beden de sadece et ve kemik yığınıdır. Vazifesi gereği önce kendi ayakları üzerinde duracak ve akabinde etrafına da faydalı işler görecek beden. Ancak o zaman odunluktan uzak olur
Üzerinde yaşadığımız dünya ne kadar küçüldü. Her şey anında gözümüzün önünde, parmaklarımızın ucunda. Çağımızın şartlarına uygun, teknolojinin bizlere sunduğu tüm nimetlerden faydalanırken, bazı şeylere fazla takılıp kalmamalıyız. Hepimizin kendine göre bir ailesi, eşi dostu, arkadaşları ve bir çevresi vardır.Çevremizdeki bu kişilerle acaba yeterli iletişimi kurabilip birbirimizi tam manası ile anlayabiliyor muyuz.? İnsan olmanın; daha doğrusu bizi diğer canlılardan ayıran temel değerlerin farkında mıyız? Birbirimiz hakkında çeşitli yorumlar yaparken, yargılarken, peşin hükümlere gitmeden daha önemlisi ise “Yaradan’dan ötürü yaratılanı” sevebiliyor muyuz?
Günümüzde şekilcilik çok önemli oldu malum. Hızla değişen dünyanın getirdiklerini kullanırken, bir takım kısıtlamaları hayatımızdan kaldırabilmeliyiz. Katı kalıplar kalkmalı.
Müslüman bir genç zaten kendisine yakışanı, nelerin ona zarar verip vermeyeceğini bilir. Çağın getirdiği tüm nimetlerden faydalanırken; çevremizdeki insanların kıyafetine, yediğine, kullandığı eşyalara ya da dinlediği müziğe fazla takılıp kalmamalıyız. Bunlar küçük ayrıntılar olup, zevklerle ilgilidir. Kişiye özel olmalıdır. Bunun da kimseye zararı olmasa gerek.
İnsanları kılığı, tipi ve giydiği ile yargılamaya devam edersek, dini ve milli duyguları daha yeni yeni oluşan gençlerimizi maalesef uzaklaştırmış oluruz. Önemli olan onların beynine ve yüreğine şekillendirilmelerin yapılabilmesidir. Evet, tomurcuk derdinde olmayan ağaç odundur. Önemli olan tomurcuklarımızın farkına varalım, onların derdinde olalım. Odun olmak neye yarar?
Yazımı Hz.Ali (ra)’ın veciz bir sözü ile bitirelim. “Alçakça söylenen bir söze karşılık vereyim deme, çünkü o sözün sahibinde onun gibi daha nice sözler vardır. Cevabınıza yine onlarla cevap verirler” Hoşçaklın.
Yorumlar kapalı.