Zulüm Arapça bir kelime. “Bir şeyi asıl yerinin dışına koymak, asıl yerinden
ayırmak” olan zulmü âlimlerimiz şöyle tarif ediyor: “Zulüm bir şeyi asıl
yerinin dışına koymak. Dinin hükümlerine göre ise, hak yoldan ayrılıp bâtıl
olana geçmek. Bu da zulümdür. Bir başkasının malını izinsiz kullanmak, dinin
emir ve yasak sınırlarını aşmak da zulüm.”
Zamanla bazı kavramların gerçek manası unutulur. Ya da anlamı daralır veya
değişir. Bu daralma veya değişim, çoğu zaman dilin zaman içinde geçirdiği
değişimlere bağlıdır. Fakat İslâmî kavramlar söz konusu olduğunda bu unutulma
veya değişim sadece dilin tabii değişimiyle izah edilemez. Ne yazık ki İslâm’la
başı hoş olmayan çevrelerin önemli katkısı vardır bunda. Öyleyse bir unutturma,
değiştirme ve yozlaştırma çabasını akılda tutmak lazım.
Bir de millet ve milliyet, adalet ve zulüm gibi anlam daralmasına uğramış,
İslâmî içeriğinden boşaltılmış kavramlar var ki, bunları da asıl çerçevesine
oturtmak gerekiyor. Toplumsal hayat gittikçe daha fazla iç içe geçiyor. Birkaç
kilometre kareye artık daha fazla insan düşüyor. Aynı yolları, aynı dükkânları,
aynı binaları daha fazla insan kullanıyor. Hemen herkes gün boyunca pek çok
insanla muhatap oluyor, temas kuruyor.
Aslında topyekün dünya, kitle iletişim ve hızlı ulaşımla küçülüyor.Binlerce
kilometre ötedeki bir olaydan anında haberdar oluyor, etkileniyoruz.
Dolayısıyla yaşadığımız çağda, insanlar arası hukuk daha yoğun ve karmaşık hale
gelmiş durumda. Artık her adımımızda, her hareketimizde bilerek bilmeyerek bir
başkasının hukukunu çiğneme, rahatsız etme, zarar verme ihtimalimiz artıyor.
Çünkü daha yakınız. Çünkü kişisel alanlarımız başka pek çok kişinin alanıyla iç
içe geçmiş durumda.
Hal böyle olunca, zulüm konusu üzerinde bir kez daha düşünmek, anlam
çerçevesini incelikleriyle bilmek ve buna göre duyarlılık sahibi olmak
gerekiyor. Zulüm, bugün sadece eziyet etmek yahut can acıtmak anlamında
zihnimizde yer alıyor. Oysa kavramın gerçekte ifade ettiği anlam ve buna bağlı
olarak önemi çok daha farklı ve kuşatıcı. Bunun için de ne zulmedelim, ne de
zulme uğrayalım olur mu? Hoşça kalın
Yorumlar kapalı.