Sözlük anlamı, “Allah’a yakınlık sağlamaya vesile olan şey” olan kurbanın dini bir terim olarak tanımı şu şekildedir: “İbadet maksadıyla, belirli bir vakitte, belirli şartları taşıyan hayvanı, usulünce kesmektir” Ayrıca kesilen hayvana da kurban denilmektedir. Kurbanın tanımındaki “belirli vakit” ten maksat; kurban bayramının ilk 3 günüdür. “belirli şartları taşıyan” ibaresinden maksat ise; Kurban edilecek hayvanın, koyun, deve, ve sığır cinsinden olması gerektiği, yaşları ve belli kusurlardan uzak olmaları gerektiği gibi durumlarını ifade etmektedir. Tanımında da geçtiği üzere, Allah’a yakınlık kazanmak için yerine getirilen kurban ibadeti, Adem aleyhisselam’dan Son Peygamber, bizim Peygamberimiz Hz Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem’e kadar bütün ilahi dinlerde bulunan önemli bir ibadettir.
Kur’an-ı Kerim’de anlatılan Hazreti Adem Aleyhisselam’ın oğulları Habil ile Kabil’in kıssaları, (Maide suresi 26 31ayetler) “Biz her ümmete kurban kesmeyi meşru kıldık ki, kendilerine azık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine Allah’ın adını ansınlar.” (Hac 34) şeklindeki ayet-i kerime de bize yine kurbanın, her ümmete emredilmiş bir ibadet olduğunu göstermektedir. Şimdi bizim yerine getirmekte olduğumuz şekliyle kurban ibadeti ise İbrahim Aleyhisselam’ın uygulamasına dayanmaktadır. İbrahim Aleyhisselam yaşlılık döneminde sahip olduğu oğlu ismail’i kurban etmekle emrolunmuş daha sonra Allah tarafından gönderilen bir kurbanlık hayvanı İsmail’in yerine kurban etmişti. Rabbimiz Teala İbrahim Aleyhisselam’ın oğlunu Allah yolunda kurban edebilecek bir teslimiyeti göstermiş olmasından dolayı onun adını kurban ibadeti ile kıyamete kadar yaşatmayı dileyerek bizlere de onun gibi kurban kesmemizi emretmiştir.
Kurban ibadeti bizim tabi olduğumuz Hanefi mezhebine göre vaciptir. Dini ölçülere göre zengin sayılan kadın erkek her Müslümanın kurban kesmesi ya da vekalet yoluyla kestirmesi gerekir. Kurbanın hem ferdi, hem de toplumsal planda birçok faydaları bulunmaktadır. Ferdi planda kurban, kişinin Allah’a teslimiyetini, en kıymetli varlığını onun yolunda feda edebileceğini ifade etmesi, cömertlik, ihtiyaç sahiplerine karşı şefkat ve merhamet duygularını geliştirmesi gibi birtakım faydaları içermektedir.
Toplumsal anlamda ise zenginler ile fakirler arasında bir köprü oluşturması, toplumda birlik beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirip pekiştirmesi, en temel gıda maddelerinden olanın et nimetini yılda bir defa olsun ücretsiz bir şekilde tatmalarını sağlaması gibi birçok faydaları temin etmektedir……
Yazımızda yeri gelmişken biraz da kurbanı kimlerin kesip, etinin nasıl değerlendirilmesi gerektiğinden bahsetmek istiyorum. Kurbanı dinen zengin sayılan, kadın olsun erkek olsun her Müslüman kesmelidir. Dinimizce zenginliğin …….sınırı; zorunlu ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra elinde fazladan 80.18 gram altın, ya da bu altının değerinde parası, dövizi, ya da malı olan kimsedir.
Maddi durumu zayıf olan kimselerin kendilerini zorlayarak, borçlanarak kurban kesmeye çalışmaları uygun değildir. Kurbanı zenginler kesecek ve etinden kesmeyenlere de vereceklerdir. Bu manada kurban kesenlerin çevrelerindeki ihtiyaç sahiplerini iyi araştırmaları, kurbanın etinden öncelikli olarak hemen, o ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaları güzel olur. İlçemizde, çevremizde kurban etlerinin ulaşmadığı hiçbir kimsenin kalmaması için mahallede, köyde, başta muhtarlarımız olmak üzere, din görevlisi arkadaşlarımızın, mahalleyi, köyü iyi tanıyan kimselerin ön ayak olarak kurban kesenlere yardımcı olmaları ihtiyaç sahiplerine yönlendirmeleri, bir nevi bir sorumluluktur.
Rabbimiz Teala kurbanlarımız başta olmak üzere yaptığımız, yapacağımız her türlü ibadetleri dergahı izzetinde kabul buyursun. Daha nicelerine huzur ve afiyet içerisinde ulaştırsın. amin.
Bu vesile ile hemşehrilerimizin, milletimizin ve bütün İslam Aleminin kurban bayramını en kalbi duygularımla tebrik ediyorum. Allah’a emanet olun.
Halil İbrahim Sabırlı
İlçe Müftüsü
Yorumlar kapalı.