İsra gece yürüyüşü anlamına gelir. Aslı Esra’dır. Hz. Peygamberimizin Mekke’de bulunan Mescid-i Haram’dan Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya yürütülüşünü ifade eder.
Mirac ise yükselmek demek olup, Hz. Peygamberimizin Mescid-i Aksa’dan göklere yükseltilmesini ifade eder.
25 Mayıs Pazar günü akşamı, İsra ve Mirac Mucizesinin gerçekleşmesinin hicri yıl dönümü anlamında kutlanan Mirac Kandili gecesidir.
Bu münasebetle, İsra ve Mirac olayından kısaca söz edeceğiz.
Kur’an-ı Kerim’de İsra Suresinin 1. Ayetinde bu olay şöyle geçer. “Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Haram’dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işitendir, görendir.”
Hz. Peygamber, Mekke devrinin sıkıntılı yıllarını yaşıyordu. Peygamberliğin dokuzuncu yılında, Amcası Ebu Talip ve eşi Hz. Hatice peşe peşe vefat ettiler. Taif’e yaptığı davet yolculuğu da eziyetli geçti. Taif halkı İslam’ı kabule yanaşmamakla kalmadılar Hz. Peygamberi kovdular. Taşladılar. Yüce Allah Resulünün mahzun olan kalbini ferahlatmak için, O’na İsra ve Mirac mucizelerini nasip etti.
Mahiyetini yalnızca Allah’ın bilebileceği Burak isimli bir vasıta ile Mekke’den Kudüs’e yürütüldü. Yolda Müşriklere ait kervanın ahvalini gördü. Müşrikler buna inanmadılar. Hz. Ebu Bekir inandı. Hz. Ebu Bekir’in imandaki sadakati, kendisinin “Sıddık” diye vasıflandırılmasına sebep oldu.
Hadis-i Şeriflerden öğrendiğimize göre, Kudüs’ten semavatın katlarına uruc ettirilen Hz. Muhammed Aleyhisselam, Göğün her katında Önceki peygamberlerin ruhani varlıkları ile karşılaşıp konuştu. Kendisine Cennet ve cehennem temessül ettirilip gösterildi.
Varlık Âleminin bittiği yer anlamında kullanılan “Sidretül müntehe”ya vardı. Oradan “Refref” adı verilen bir vasıta ile daha ilerilere ulaştı. Cenab-ı Hakk’ın sonsuz nimetlerini müşahede etti. Süleyman Çelebi Mevlidinde bunu şöyle anlatıyor.
Bir feza oldu o demde runuma.
Ne mekân var anda, ne arz-u sema.
Kim ne halidir ne mali ol mahal.
Akl, fikretmez o hali fehmü hal.
Ref olup ol Şah’a yetmiş bin hicab.
Nur-i Tevhid açtı vechinden nikab.
(O demde ucu bucağı ve tarifi mümkün olmayan sonsuz bir boşluk meydana geldi.
Orada ve o zamanda ne bir mekân var, ne gökyüzü ne de yeryüzü var. Hepsi gitti.
Öyle yüce bir hal oldu ki, o mahal ne madde ile ne de hal ile anlatılıp anlaşılır.
İnsan aklı, idrak kabiliyeti ile o halin hakikatini anlayıp, anlatmaktan aciz kalır.
O Padişah’a tecellileri göstermek için yetmiş bin sır perdesi birer birer açılıp kaldırıldı.
Tevhidin nuru, tüm güzelliğini O’na göstermek için, yüzündeki örtüyü açıp kaldırdı.”)
Hz. Peygamberimiz ümmetinin miracından bahsetmiştir. Ümmetin miracı ferdi manada müminin ibadeti ve ahlakı sayesinde olur.
Toplum olarak yükselmenin kuralları için ise İsra Suresinde verilen İlahi Emirlerin hayata geçirilmesinin, zaten tevarüs ettiğimiz dini değerlerimizde var olan bu ilahi emirlerin daha da titizlikle uyulması ve uygulanması gerektiği kanaatindeyim. Bunları Maddeler halinde sayalım. Ancak okurlarımız, numaralarını verdiğimiz ayetleri çeşitli meallerden okurlar ve üzerinde düşünürlerse daha hayırlı bir iş yapmış olurlar.
1. Kur’an-ı rehber edinmek. (İsra 9)
2. Servet ve şöhret hırsı sebebiyle helakten korkarak fasıklıktan kaçınmak. (İsra.16)
3. Tüm mesaimizi dünya için harcamamak. (İsra.18.19)
4. Ana babaya iyilik etmek. (İsra.23.24)
5. Yoksulları koruyup kollamak. (İsra.26)
6. İsraftan (İsra.27) ve Cimrilikten vazgeçmek. (İsra.29)
7. Neslimize sahip çıkmak. (İsra.31)
8. Zinaya yaklaşmamak. (İsra.32)
9. Haksızlıkla, Allah’ın haram kıldığı cana kıymamak. (İsra.33)
10. Yetim malı yememek. (İsra.34)
11. Ticarette dürüst olmak. (İsra.35)
12. Bilgi sahibi olmadığımız konularda konuşmamak. (isra.36)
13. Yeryüzünde kibirliliğe ve şımarıklığa son vermek. (İsra.37)
Bu İlahi Prensiplerin hayatın içinde olduğu bir toplumda huzur ve güven olur. Namazlarımızda okuduğumuz. “Allah’ım! Bize dünyada ve ahrette iyilikler ve güzellikler ihsan eyle.”duamızın makbul olması için, önce bizlerin dünya hayatımızda kendimize düşen vazifeleri yapmamız ve sonunda da Allah’tan neticeyi beklememiz gerekmektedir.
İdrak edeceğimiz Mirac Kandilimizin hepimiz hakkında iyiliklere, af ve mağfirete vesile olmasını Yüce Mevla’dan niyaz ediyorum.
Muhsin ÖZDEMİR
Yorumlar kapalı.