MHP’den Kastamonu milletvekili aday adaylığını açıklayan Hayati Hamzaoğlu, partisinin il başkanlığında basın toplantısı düzenledi.
MHP Kastamonu milletvekili aday adaylığını açıklayan Hayati Hamzaoğlu, 7 Haziran’da yapılacak olan genel seçimlerin hem Türkiye’nin hem de Kastamonu’nun 4 yıllık kaderini belirleyeceğini ifade etti. Hamzaoğlu, 7 Haziran’da Kastamonu’nun hakkını layıkıyla savunan avukat seçileceğini belirterek, “Bu avukat bilgisiyle, becerisiyle, donanımıyla, tecrübesiyle, yüreğiyle sizi temsil edecek. Bu güne kadar seçilen avukatlar, kendi ilinin dertlerini, insanının haklarını savunması gerekirken bir daha ki dönem listeye giremem korkusuyla veya geçmiş dönemde aldığı koltuklar vefasıyla, bir dahaki dönem beyaz sarayda belki bir oda bulurum kaygısıyla vatandaşın, fakirin, fukaranın hakkını yiyenleri aklama fırsatı verenlere bu memleketin ihtiyacı olmadığı için aday oldum. Milletvekili seçerken düşüneceğiniz iki şey var dostlarım. Bir tanesi yaşadığınız il, bir tanesi ülkemizin bütünlüğü. Sayacağımız çok örnek var. Allah nasip ederse 7 Haziran’a kadar listenin neresinde olursak olalım veya listede olmayalım bu vatan bizim bu memleket bizim edasıyla hepinize sokak sokak, köy köy anlatacağız. Cennet vatanımızda 81 ilimiz var. Seçeceğiniz avukat bu hizmeti yandaki Karabük, Bartın’dan, Sinop’tan, Zonguldak’tan daha öne geçelim gayretinde olacak” dedi.
Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi konusuna da değinen Hamzaoğlu, şöyle konuştu:
“Tıp Fakültesi, bundan 7 yıl önce Kastamonu’ya kuruldu. Kurulan Tıp Fakültesini biz açamadık. İki dönem öğrenci vardı doktor mezun etti Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi. Ya Allah rızası için bu memlekette yaşayan insanlar bu yaşanan durumların hakkını sorsunlar. Sen milletvekili değil misin? Sen Kastamonu ağzıyla pakla çomağı mısın? Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan Hacettepe Üniversitesi Kastamonu Tıp Fakültesi’ne gerekli ödeneği çıkartması gereken sen değil misin? Gardiyanın kötüsü mahkuma dert yanarmış. Bunların durumu da kötü mahkum misali dert yanıyorlar. Bunların acizlikten Kastamonu’yu kurtarmak için aday oldum. Takdir Kastamonulu hemşehrilerimindir.
Bizde korku yok. Ölümden öte köy de yok. Yeter ki Rabbim bize hizmet yolunda yaptığımız işlerin karşılığını vermeyi nasip etsin. Bundan bir yıl önce Kastamonu’da yaşayan hemşehrilerime hizmet etmek için belediye başkan aday adayı oldum. Sonra aday oldum. Allah’ın izni ile gece gündüz çalıştık. Kastamonu’nun büyük teveccühünü gördük. Bu seçim süreci içerisinde görevimizi en iyi şekilde yapmaya çalıştık. Son noktaya kadar görevimizi yaptık. Hakem saat 19.00’da adliyede bir düdük çaldı. O düdükle biz o seçimi kaybettik. Kazandıklarını iddia edenlere buradan diyorum ki aslında galiptir bu yolda mağlup olan. Ben 26 bin 800 hemşehrimin güvenini almış biri olarak gösterilen desteği ve vefayı unutmayacak bir insanım. Hemşehrilerimin üzerinde oynanan oyunu Allah şahidimdir ki ömrümün sonuna kadar takip edeceğim.”
“LAFLA PEYNİR GEMİSİNİN YÜRÜMEDİĞİNİ ÖĞRENDİLER”
Turizmin Kastamonu’nun en önemli konularından bir tanesi olduğunu vurgulayan Hayati Hamzaoğlu, şunları söyledi:
“Kastamonu için önemli olan bir de turizm konusu var. Doğa Kültür Köyü, 12 seneden beri yapılamadı. Şeyh Şaban-ı Veli Caddesi İyileştirme Projesi’nin bakanlıktan kaynağı çıkalı 4 sene olmasına rağmen ihaleyi yapıp çalışmalara başlayamadılar. İhaleye çıkmama nedenleri ise Belediye eski Başkanımız Turhan Topçuoğlu yaptı dedirtmemek için süreci uzattıkça uzattılar. Leyleği havada görenler, belediyeye Ankara’dan oluk oluk para akacak zannedenler şimdi gördüler ki lafla peynir gemisi yürümüyormuş. Ankara’dan Kastamonu Belediyesi’ne para akıtmak yerine belediyenin borcunu iki katına çıkarttılar. Kastamonu’ya gözle görülür bir yatırımı gerçekleştiremediler. Çetin geçen kış şartlarında yol tuzlama işini bile mazot yokluğundan zor gerçekleştirdiler. Ben vatandaşımdan oy isteyip de işini gördükten sonra bu memlekete hainlik edenlere dur denilmesi gerektiğine inanıyorum. Şimdi 5 yıldızlı otel yapılsın diye iş adamlarına çağrıda bulunuyorlar. Abana’da bir iş adamımız Kültür ve Turizm Bakanlığı onaylı 4 yıldızlı bir oteli hayata geçirdi. Kıyı kanununa aykırı yapıldığı iddiasıyla otelin havuzu toprakla dolduruldu. Şimdi sormak gerek Ege Bölgesi’nde, Akdeniz Bölgesi’nde kıyı kenar kanunu yok mu? Dolgu yapılarak denizin ortasına kadar giren oteller için kıyı kanunu yok da Abana Tatil Köyü için mi kıyı kenar kanunu var? Bunun hesabını soracak yürekli bir milletvekili var mı Kastamonu’da? Kastamonu’yu tanıtacaklarını iddia edenler uluslararası etkinliğin Kastamonu’da yapılması için başlatılan girişimin arkasında duramadılar. Kendilerine muhalif diye birçok sivil toplum kuruluşunun yapacağı etkinliğin karşısına kendi etkinliklerini çıkardılar. Kastamonu’yu uluslararası etkinliklerle tanıtma çapı olmayanlar yerel düzeyde yapılan etkinliklere ancak muhalefet yaparak kendi etkinliklerini yaparlar.”
Yorumlar kapalı.