Büyük Önder
Mustafa Kemal Atatürk’ün Kastamonu’ya gelişleri ve Şapka ve Kıyafet İnkılabının
91. yıldönümü etkinlikleri kapsamında 30.08.2013 tarihinde müze bahçesinde
tören düzenlendi.
Düzenlenen
törene Valimiz Sayın Erdoğan BEKTAŞ, Kastamonu Milletvekilleri Mustafa Gökhan
GÜLŞEN, Emin ÇINAR, Jandarma Bölge ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ali ÇARDAKCI,
Belediye Başkan Vekili Bahri YAVUZ, Vali Yardımcısı Atila KANTAY, İl Emniyet
Müdürü Sami USLU, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Zafer KARAHASAN, İl Milli
Eğitim Müdürü Bekir AKSOY, kurum amirleri, sivil toplum kuruluşları ve
vatandaşlar katıldı.
Program Valimiz
Sayın Erdoğan BEKTAŞ, Belediye Başkan Vekili Bahri YAVUZ’un konuşmaları
ve Atatürk’ün Kastamonu Nutku’nun okunması ile devam etti.
Büyük Önder
Mustafa Kemal Atatürk’ün 30 Ağustos 1925 tarihinde Şapka İnkilabı ile
ilgili tarihi konuşmasını yaptığı Müze bahçesindeki törende konuşma
yapan Valimiz Sayın Erdoğan BEKTAŞ; “Bugün 88. yıl sonra Mustafa
Kemal Atatürk’ün Kastamonu’yu ziyaretlerinin ve Kastamonu’da Cumhuriyet
projesinin ayaklanması olan, Şapka ve Kılık kıyafet Devrimini açıklamasını ve
yine bir 30 Ağustos’un yıl dönümünde bir aradayız. Kastamonu Türkiye
Cumhuriyeti için Bağımsızlık mücadelesi için, Kurtuluş Savaşı için ne
anlam taşıdığını hepimiz biliyoruz. Kılık Kıyafet Devriminin ve Şapka
Devriminin bir yıl dönümünü kutluyoruz.
Kılık Kıyafet
Devriminin de Ulusumuzun, Milletimizin hayatında, tarihinde, Türkiye
Cumhuriyetin tarihinde oynadığı önemli rolü de biliyoruz. Buda Kastamonu’nun
tarihinde artık vazgeçilmez olarak yerini almış, Kastamonu için önemli bir
faktör olarak yerini muhafaza etmektedir.
30 Ağustos
Sakarya Meydan muharebesinin, Sakarya Meydan Savaşının yıl dönümü. Uzun
Kurtuluş Savaşının sürecinin artık sona geldiğinin, artık dönüm noktasını bugün
iştirak ediyoruz. Bütün bu kavramlar, bu tarihler bugünden baktığımızda çok
anlamlı gelmeyebilir, ama gerçekten çok anlamlı ve bir şekilde tarihi göz
önünde tutmamız, yeniden tekrar tekrar irdelememiz, üzerimizde oturduğumuz
coğrafya’yı anlamamız, tanımamız, dostumuzu, düşmanımızı bilmemiz ve oradan
alacağımız derslerle geleceğe yürümemiz gerekiyor. Dünya aynı dünya, tarih aynı
tarih, coğrafya aynı coğrafya ve biz bu topraklarda varlığımızı sürdürmeye
çalışıyoruz.
Geleceğe daha
bir azimle, daha bir ümitle, daha bir gayretle, daha bir ayaklarını yere
sağlam basan anlayışla geleceğe yürüyoruz. Biz uzun bir tarih den , uzun bir
geçmişten geliyoruz. En son Osmanlı’da var oluş bir yükseliş yaşadık, Osmanlı
sonrası bir kırılma yaşadık 1. Dünya Savaşıyla ciddi anlamda savururduk. Çok
şükür en kötü günleri geride bıraktık. Artık bu saatten sonra çok daha geleceğe
umutla bakacak durumdayız.
Biz bir çok
ulusun gıptayla, imrenerek baktığı bir durumdayız. Tabi ki bu durumu bir çok
şeye borçluyuz. Borçlu olduğumuz en önemli unsurlardan birisi de Türkiye
Cumhuriyetinin kuruluşu ve Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, onun mantığı,
Cumhuriyet projesi ve arkasından gelen demokrasi tecrübesi, deneyimi.
Bugün 88
Yıl sonra Mustafa Kemal Atatürk’ün uğurlamanın bir yıl dönümünde ben bu duruma
gelmemizde katkısı olan herkese teşekkür ediyorum. Rahmetli olanlara rahmet
diliyorum, şehitlerimize rahmet diliyorum, hepinizi sevgi ve saygıyla
selamlıyorum” dedi.
Yorumlar kapalı.