Onlar her zaman nabza göre şerbet verirler. Onlar, siyasetle asla ilgilenmezler, sadece ilgileniyormuş gibi yaparlar. Bu arada bu dalkavuklardan siyaseti daha iyi bilen yoktur. Zaten her işin en iyisini onlar bilirler. Her şeye, ama her şeye, siyasete, ticarete, ekonomiye, tarıma, hayvancılığa velhasıl aklınıza gelebilecek her şeyi onlar bilirler, onlar yol gösterirler. İşin garip tarafı da görüşleri çoğu zaman kabul görür, nazarı itibare alınır.
Hiç bir partiye, hiç bir, ideolojiye hizmet de etmezler. Bu dalkavukların vatan millet halk hak hukuk gibi değer ve kavramlarla işleri olmaz. İşin kolay tarafını bilirler. Hangi parti iktidarda ise o partiye çullanırlar, o partinin en ön saflarında yer alırlar. İşleri kolaydır, milletin vekiline yanaşırlar, yapışırlar adeta. Nasıl yapışmasınlar; bakarsınız milletten birisi vekilin kulağına bir şeyler fısıldayıverir. Bunun içindir ki verdikleri talimatlarla vekillerin etrafında etten duvar oluştururlar.
İktidar partisinin il başkanına, ilçe başkanına yaklaşırlar. Onlara durmadan laf taşırlar, ayaklı gazete gibidirler. Onlara ispiyonculuk yaparlar, mesleklerini icra ederler aslında. Sermayeleri dedikodu, gıybet, laf taşımak, ispiyonculuk yapmaktır.
Milletle, halkla, vatandaş ile onların arasına çok kolay yer edinirler. Çünkü, onlar utanmazlar. Yüzleri kızarmaz, bozarmaz. Yalanla dolanla siyasilerin gözlerini bağlarlar. Mahalle ve köy toplantıları düzenlediklerini söylerler. Partiye katılımlarda sözde aracılık ederler. Ne yapar ne eder, siyasileri elde ederler.
Diyeceksiniz ki tüm bunları neden yaparlar ? Kusura bakmayın boşuna kürek sallamazlar. Mevki isterler. İhale isterler. Park ve bahçe işletmeciliği isterler. İş isterler. Kadro isterler. İsterler de isterler. Memleketin başına bela kesilirler. Ama dikkat kesilin bu söylediğime : Hepsi İş, aş, mevki ve para sahibidirler. Her zaman ve her yerde yetki sahibidirler.
Fakat…… Vekillere ve siyasetçilere şunu söyleyeyim; bir dostluk tavsiyem olsun: “O ki, siyasetçisiniz, o ki bu kadar milleti temsil ediyorsunuz, mutlaka partililerle bu dalkavukları birinden ayıracak kadar ferasete de sahipsiniz. Bu ferasete sahip olmakla da işiniz bitmiyor. Bu dalkavukların oluşturduğu çemberleri kırınız. Eğer bir siyasi çıkar sağlayacaksanız da bu çıkarı gerçekten hak edenlere sağlayınız. Sezar’ın hakkını Sezar’a veriniz. Şunu da unutmayınız ki; tarihte en büyük ihanetleri dalkavuklar yapmıştır. Siyasette de en büyük ihaneti yine dalkavuklar yapmıştır.”
Benden söylemesi… Bu vesile ile “Eli Öpülesice” öğretmenlerimizin Öğretmenler Gününü kutlar, hayırlı bereketli uzun ömürler dilerken, rahmeti Rahmana kavuşan öğretmenlerimizi hayırla yadediyorum.Dostça hoşça kalın
Yorumlar kapalı.