Eğitim-Bir Sen, Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi`nin taşınmasıyla ilgili gelişmelere tepki göstererek, öğrencilerin ıstırabını kim duyacak dedi…
İşte sendikadan yapılan açıklama.
01 Mart 2006 tarih ve 5467 sayılı kanunla kurulan Kastamonu Üniversitesine, 17/5/2007 tarihinde, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 130. ve 2547 sayılı Yükseköğretim Yasası’nın 13. maddeleri uyarınca, Yükseköğretim Kurulu’nun önerdiği adaylar arasından, Prof. Dr. Bahri GÖKÇEBAY Rektör olarak atanmıştı.
Eğitim-Bir-Sen, seçimlerde kendisinden başka sadece 1 kişinin desteğini alan Prof. Dr. Bahri Gökçebay`ın Kastamonu Üniversitesi Rektörlüğü`ne atanmasını yargıya taşımıştı. O günden bugüne; rahmetli hocam Emin Baydil’in sözleşmesi yenilenmeyince, Yunusça davranmaya davet etmiştik, sayın rektörü.
Başlangıcından günümüze gelindiğinde Kastamonu Üniversitesinin, kendisiyle birlikte kurulan üniversiteler içinde, gelişmesini yeteri derecede sağlayamadığı herkes tarafından kabul edilmektedir.
Kastamonu Üniversitesinin temelini oluşturan, en köklü ve şehirle bütünleşmiş fakültesi, Eğitim Fakültesidir. Kastamonu Üniversitesinde rektörlük seçimlerinin yaklaştığı şu günlerde, Eğitim Fakültesinin kendi binasından çıkartılıp, kendisinin olmayan bir yere taşınması Kastamonu Üniversitesini daha da küçültecektir.
Eğitim Fakültesi, Turizm Otelcilik M.Y. Okuluna taşındığında, Turizm Otelcilik M.Y. Okuluna öğrenci de alınamayacağı için, Üniversitemizin büyümesi engellenmiş olacaktır. Hâlbuki Sayın rektörün görevi, üniversiteyi küçültmek olamaz.
Kastamonu Üniversitesinin web sayfasına baktığımızda, Üniversitenin misyonu arasında şunları da görmekteyiz: “Bireysel yeteneğe de toplam kaliteye de önem verip, gelişmenin önündeki engelleri kaldırmak; Öğrenciyi varlığının gerekçesi sayıp, öğrenci odaklı eğitim yapmak; “
TKY gereği ve öğrenciyi varlığının gerekçesi sayıp, öğrenci odaklı eğitim yapmayı misyon edinen bir üniversitede, başta öğrencilerin ve öğretim üyelerinin karşı çıkmasına rağmen, Eğitim Fakültesinin taşınma kararı alınıyorsa, hiç kimse bunun izahını yapamaz. Eğitim Fakültesinin Üniversite yerleşkesine taşınması planlandıysa, niçin kendi binası yapılmamıştır?
“Üniversiteler toplumdan kopuk, içe dönük, kapalı devre kurumlar değildir. Üniversiteler de sağlıklı bir halkla ilişkiler yaklaşımı içinde, halkı etkileme ve ondan etkilenme sürecine işlerlik kazandırmak zorundadırlar. “ diyen, Prof.Dr.Bahri GÖKÇEBAY’ın söylediği ile, yaptığı işi uzlaştırması mümkün gözükmemektedir.
Biz de diyoruz ki; şehirle bütünleşmiş bir Eğitim Fakültesi, sadece 3 ay veya bahara kadar değil, kendi binası yapılıncaya kadar, şimdiki yerinde hizmete devam etmelidir.
Sayın Rektör Gökçebay, Üniversitenin web sayfasında öğrencilere şöyle sesleniyor:
“Sevgili öğrenciler;
Ailenize, ülkenize, insanlığa karşı sorumluluk duyunuz.
Bütün ilişkilerinizde saygı ve sevgiyi vazgeçilmez yapınız.”
Biz de diyoruz ki; saygı ve sevgi içinde, öğrencilerinize karşı sorumluluğunuzu yerine getirmenin tam zamanı. Hiçbir rektör, mevcut binaları elinden çıkarma lüksüne sahip olamaz. Üniversiteyi küçülterek, büyültme iddiasına, kimsenin kanmasını beklemeyiniz. Şu anki mevcut haliyle Kastamonu Üniversitesi Yerleşkesi, eğitim-öğretim faaliyetlerinin yapılmasına hiçbir şekilde müsait değildir. Demokratik anlayışta, Eğitim Fakültesinin kendi yerinde kalmasını gerektirir.
Hayatı kolaylaştıranlar da, çekilmez hale getirenler de insanlardır.
Asırlar öncesinden Yunus Emre, size sesleniyor olsaydı;
”Söz ola kese savaşı,
yağ ile bal ide bir söz” derdi.
Tabiî ki; bu anlayışta olmak için, gönül insanı olmak gerekir.
Yorumlar kapalı.