ANIZ TOPRAĞIN ÖRTÜSÜ
Hububat hasadı sonrası hemen başka bir ürün ekebilmek, anız saplarının mibzerin ekici ayaklarını tıkamasını önlemek, anızın çok kolay, çabuk ve masrafsız bir şekilde yok edilmesini sağlamak gibi gerekçelerle anızları yakmaktadırlar. Aynı zamanda çiftçilerimiz anız yakmanın yabancı ot mücadelesinde etkili olduğu ve yanan anız saplarının da gübre yerine geçtiği gibi gerçek dışı bilgilere sahiptirler. Gerçekte anız yakmak son derece yanlış olup, sonuçta meydana gelen zararların etkilerini silip toprağa tekrar kazandırmak çok uzun yıllar almaktadır. Anızın yakılması ile topraktaki organik maddeyi oluşturacak materyaller yakılarak yok edilmektedir. Oysa bitkilerin gelişmesi için gerekli olan bitki besin maddelerinin bir kısmının kaynağını, organik maddenin ayrışma ürünü olan humus oluşturur. Ayrıca; toprakta yağmur, kar ve sulama sularının emilmesini ve tutulmasını sağlayan, topraktaki kümeleşmeyi temin ederek erozyonla taşınmasını önleyen, toprağın iyi havalanmasını sağlayan yine organik maddedir. Araştırma Enstitülerinde yapılan çalışmalarda, topraklarımızın büyük bir kısmında organik madde miktarının % 1’den daha az olduğu belirlenmiştir. Organik maddece fakir olan topraklarımızda bitkisel bir artık olan anızın yakılması ile organik madde giderek yok edilmektedir. Bu da topraklarımızın fakirleşmesine neden olmaktadır. Anızların yakılması sonucunda uzun yıllarca oluşmuş toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik dengesi bozulmaktadır. Takip eden yıllarda hububatta kök çürüklüğü hastalığı artmaktadır. Sap ve anızın yakılması sonucunda bitkilerin büyümesini teşvik eden karbon ve azot kaybı oluşmaktadır. Çoğumuzun dikkatinden kaçmasına rağmen yakılan anızlardan çıkan dumanların çevreye, insanlara ve tabiata verdikleri zararlar çok ciddi boyutlardadır. Çıkan dumanların birçok hastalığa neden olduğunu, solunum yollarından şikâyeti olan insanları sıkıntıya soktuğunu bilmek zorundayız. Öte yandan, duman içinde bulunan gazların atmosfere karışarak iklimin değişmesine önemli etki yaptığı bilinmelidir. Günümüzde anız yakmanın en büyük zararlarından biriside orman yangınlarına neden olmasıdır. Yanan anızların çıkardığı duman, koku ve isin çevreye verdiği zararlar yanında, hasat edilmeyen ekili ürünlerin, bağ, bahçe ağaçları ve yabani hayvanların, yuva ve yavrularının yakılmasıyla yaşama ortamlarının yok edilmesi gibi zararların oluştuğu daima hatırda tutulmalıdır. Yapılan araştırmalara göre, en fazla toprak kaybının anız yakılan tarlalarda, en az toprak kaybının ise hasattan sonra anız yakılmadan gölge tavında sürüm yapılan tarlalarda olduğu belirlenmiştir. Ülkemiz için maddi ve manevi kayıplara neden olan anız yangınları; kaybolan doğal kaynaklarla birlikte yanmış tarlalar ve ormanlık alanlar ile kötü bir görüntü sergilemektedirler. Bu durum ülke turizmini dahi olumsuz yönde etkilemektedir. Anız yangınlarının ortadan kaldırılması için; -Biçerdöverle hububat hasadı, arazi şartları elverdiği ölçüde toprak yüzeyine yakın yapılmalıdır. Böylece kalan sap miktarı az olacağı için çürümesi ve mikroorganizmalar tarafından parçalanması daha kolay olmaktadır. -Hasattan sonra tarlada kalan sapların organik maddeye dönüşme sürecini hızlandırmak amacı ile sap parçalama makinesi ile sapları parçalayarak, kalan sapın % 1’i kadar “Azotlu gübre” atılıp toprağa karıştırılmalıdır. – Yabancı ot ve haşereleri yok ekmek için anızların yakılması yerine kültürel ve zirai mücadele yöntemi kullanılmalıdır. – Hasattan sonra tarlada kalan sapların uzun olması halinde, mibzerle ekim yapılırken, ekim makinesi ekici ayaklarının tıkanmaması için sap parçalama makinesi ile sapların parçalanması ve balta ayaklı ekim makineleri yerine, diskli ekici ayaklı makineler kullanılmalıdır. – Yada toprak hiç işlenmeden anıza doğrudan ekim yapabilen makineler kullanılmalıdır. Yukarıda yapılan açıklamalar sebebiyle Muhtarlıklar; köy ilan tahtaları ve hoparlör gibi duyuru araçları ile anız yakanlar hakkında yasal işlem yapılacağını çiftçilere duyuracaklardır. Anız yakma olaylarını duyduğu halde, idari ve adli makamlara duyurmayan muhtarlar ve kamu görevlileri hakkında 5326 Sayılı Kabahatler Kanunun 32.maddesi gereğince emre itaatsizlikten; anız yakanlar hakkında da 2872 Sayılı Çevre Kanunu ve 5326 Sayılı Kabahatler Kanunun 32.maddesi uyarınca cezai işlem uygulanacaktır.
|
Yorumlar kapalı.